Kıymetli satranç
dostları,
Aranın nedeni
sadece iş yoğunluğum ve birkaç seyahat olması. Öncelikle yeni yılınızı
kutluyorum, Hem sizin hem de Federasyon Yönetiminin, hatta başkanlık koltuğunu
işgal eden Gülkız Tulay hanımın da 2015 yılını kutluyorum.
Kendisi yeni yıl
mesajında, bana hitap ederek, etrafa rahatsızlık verdiğimi ve bunun
nedeninin "kişisel hırsım" olduğunu belirtiyor.
Yani, Başkanlık
makamını kendi isteğimle bıraktığım, FIDE Asbaşkanlık makamını kendi isteğimle
adres göstererek bıraktığım, kendisinin "satranç ve yönetim açısından trajedi olan" 2 yıllık
etkinlik raporuna bile ibra oyu kullandığım, Türk satrancını uçuruma götüren kişinin "ne kadar vefalı", "ne kadar
saygılı", "nasıl bir düşünce sistemine sahip olduğunu", "moral değerlerinin ne
kadar yüksek olduğunu" sizlerin takdirlerinize bırakıyorum.
5 Kasım 2012 günü
yapılan seçimlerde, seçildiği andan on dakika sonra başlayan ve 12 Ağustos 2014
gününe kadar asla anlam veremediğim, üstün ve eşsiz davranış ve vefa (burada
İstanbul’da bir semt adı olarak kullanılıyor) duygularına karşı, sonraki
süreçte asıl niyetlerini tamamen çözdüğüm ve içi boş bir yönetim anlayışına yönelik başlattığım
mücadeleyi, üstelik defalarca bir talebim olmadığını belirtmeme rağmen, "kişisel
hırs" olarak açıklayan zihniyeti sizler yargılayacaksınız.
Adalet er geç
mutlaka tecelli eder!
2000 yılından 2012 yılına kadar gerek ülkemizdeki tüm
spor federasyonları arasında, gerekse dünyadaki tüm satranç federasyonları
arasında ekibimle mucizelere imza attım.
Bütün bu
kazanımları bozuk para gibi harcayan ve üzerine bir tek tuğla koymayan Gülkız
Tulay hanımı, federasyon başkanlığına taşımakla yaptığım hata, Cengiz Özdemir
Keleş + Suat Atalık + Kuvay Sanlı konusunda yaptığım hataların hepsinin
toplamından kat kat fazladır bana göre.
Cezasını da o
yüzden çekmeliyim fazlasıyla, çekiyorum da. Tek üzüntüm, benim hatam nedeniyle
Türk Satrancının ve sizlerin de bu cezayı çekmesidir.
O yüzden, "kişisel
hırslarım nedeniyle etrafa rahatsızlık verdiğimi" söyleyen Gülkız Hanıma
yanıtlayamayacağı bir tek soru sormak istiyorum:
Hangi kişisel
hırs? Ya yanıt verin ya da ne kadar anlamsız konuştuğunuzu kabul edin.
Çevirmenlere
sesleniyorum. Duyduğum kadarıyla Yusuf Doğruer ve Aşkın Keleş beyefendiler, yazılarımı
çevirip öyle sunuyormuş Gülkız Hanıma.
Arada selamımı da söyleyin! Bakın kötü çeviriyorsunuz Gülkız Hanım yanlış anlıyor.
Gelelim bugünkü
yazımıza… Mali Genel
Kurulla ilgili yazılarıma devam ediyorum.
Bu sefer
başlığımız Hukuk!
Gülkız hanımın
uzaktan yakından ilgilenmediği, göz ardı ettiği bir konu. Genel kurulda yaptığım karşı
konuşmadaki sunu tek başına açıklıyor olayı.
Eleştiri:
(Sunudaki şekli)
Talimatların
hukuka aykırı ve kişiye özel değiştirilmesi
•TSF
Disiplin Talimatını 8 Ekim 2014 günü soruşturması süren bir davada, bir
sporcunun beraat etmesi için, Yürütme Kurulu kararıyla ve hukuksuz şekilde
değiştirmiştir.
•
TSF,
SGM ile ilgili 60’a yakın federasyonun uyduğu «izinsiz dış görev» suçunu, bir
sporcuyu aklamak için suç olmaktan çıkartmış, bunu usulsüz ve hukuka aykırı
olarak yapmıştır.
•
Bu
Mali Genel Kurulda değiştirilmesi düşünülen Ana Statümüze ilişkin Taslak dün
benim ısrarla yönelttiğim sorular ve e-postalar, SMS’ler sonunda, akşam
sitemizde yayınlanmıştır. Demokratik bir seçimle göreve gelen Gülkız Tulay,
demokratik teamüllere aynı hassasiyeti maalesef göstermemektedir. Ana
Statümüzün en önemli maddesi, camiamızın bilgisi ve görüşü olmadan Genel Kurula
sunulmaktadır.
İlk iki husus
yani, Disiplin Talimatına ilişkin konularda daha önce yazdığım yazıları
anımsatmak istiyorum sadece. Bu konuda İdari Mahkemede dava açtığım için
konunun ayrıntılarına burada girmeyeceğim. Daha önce bu konuda yazdığım yazı "Satrançta Kişiye Göre Hukuk" bu konudaki görüşlerimi yansıtıyor.
Ancak Ana Statüye
ilişkin yapılan değişikliği iyi niyetle açıklamak mümkün değil.
Konuyu anımsatmak
isterim!
21 Kasım 2014 akşamüstü,
Ana Statü değişikliğine ilişkin taslağın yayınlanmaması üzerine
"Ana Statüde Ne Değişecek?" başlıklı yazımı yayınlamış ve Genel Kurul
Delegelerine SMS yollamıştım.
Bunun üzerine TSF
Yönetimi taslağı yayınladı. Aynı akşam yemekte, yakın bazı ortak dostlarımıza "zaten yayınlayacaktık" diye açıklama yapmış yönetim. Ben onu "biz zaten eşekten inecektik ama korkuyorduk, Ali Nihat Yazıcı eyerin ipini çözdü" şeklinde anlıyorum.
Ertesi gün Mali
Genel Kurul’da bu konu gündeme gelince, demokratlığı tartışılmaz bir kişi olan Divan Başkanı Ferit Çömez’in de genel
kurulda söylediği şey, “...o maddeye geldiğimizde Ana Statü hem eski haliyle hem yeni haliyle genel kurula açıklanacak” oldu. Ama o bile yapılmadı genel kurulda. Kendisi de zamanı gelince ısrarcı olmadı bu konuda. TSF Başkanvekili çıktı
kürsüye bir şeyler okudu, eskisi okundu yenisi okundu, delegelerimiz oyladılar. Anlamadı kimse ne olduğunu.
Gerekçesi bile komikti değişikliğin, "efendim, 1.lig kurulmuş o yüzden yapılıyormuş bu değişiklik, diğer kulüplere de oy hakkı vermek için".
Sanki bizim matematiğimiz yok!
Her şey bir yana, bu değişikliği camiamıza tartışmaya açmaktan korkan yönetime bunun hesabı zamanı gelince sorulacak! Demokrasiden korkmayın, orada oturmanızı sağlayan demokrasi çünkü.
Ayrıntısına
girmeyeceğim. Kesinlikle gerekçesi de doğru değil, yapılış şekli de doğru
değil, teamüllere aykırı anti-demokratik bir değişiklik oldu.
Dert etmesin
kimse zamanı gelince düzeltiriz!
Bakalım birisi çıkıp bu Mali Genel Kurulla ilgili dava açacak mı açmayacak mı? Birlikte izleyelim görelim...
Özetlersek, Satranç Federasyonunun son iki yılda inanılmaz hukuki hataları oldu. Sadece yönetimde olmakla kalmadı.
Mali Genel Kurulunda gündem maddesi oylandıktan 2-3 madde sonra gündeme madde eklendi ve o salondaki o kadar hukukçu bunu izledi. Bu konuyu daha sonra açıklayacağım yeri gelince. Ama çok vahim çok büyük bir hata...
Hoşça kalınız.
İnsanları SMS yolu ile rahatsız etmeyi bırakın lütfen. Çünkü onayları olmadan insanlara mesaj gönderip onları rahatsız etmek en büyük hukuksuzluktur. Düşüncelerinizi istediğiniz platformda istediğiniz şekilde paylaşabilir ve istediğinizi eleştirebilirsiniz. Ama çocuğumuz bir turnuvaya kaydoldu diye sizden sürekli SMS almak zorunda değiliz. Aksi halde hakkınızda suç duyurusunda bulunmak zorunda kalacağız.
YanıtlaSilMusa Kazım adlı şahsı namalum zat, ben bu yazıyı kimseye SMS ile yollamadım. Nasıl oluyor da siz SMS alıyorsunuz? Bana bir anlatır mısınız?
Sil