Zumbul

Zumbul
En Seçkin, En Kaliteli, En Ucuz Satranç Ürünleri

8 Şubat 2014 Cumartesi

Cumhurbaşkanlığı Makamına Açık Mektup


Cumhurbaşkanlığı Yüksek Makamına
Sayın Abdullah Gül
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı

Sayın Cumhurbaşkanım,

Ben, şahsen sizle tanışma onuruna ulaşmış, şahsınızın demokrasi sevgisi ve inancına saygı ve güven duyan bir yurttaşınız olarak bu “açık mektubu” size yazıyorum. Açık mektup olarak yazıyorum çünkü benim gibi düşünen milyonların olduğuna inanıyorum.

Türkiye Büyük Millet Meclisinde Kabul edilerek onayınıza sunulan ve kamuoyunda “internet yasası” olarak adlandırılan torba yasa ile Anayasamızda korunma altına alınan “ifade özgürlüğü”, “haberleşme özgürlüğü”, “haber alma özgürlüğü” gibi temel insan haklarının tehdit altında olduğuna inanıyorum.

Sayın Cumhurbaşkanım, son yıllarda giderek artırılan ve özgürlüklerimizi kısıtlamaya yönelik bu yaptırımlar, ülkemin ve ailemin geleceği konusunda beni endişelendiriyor. Hukuk Devletini idame ettirmekle görevli ve dokunulmazlıkları olan hükümet yetkililerinin, TBMM Başkanı dahil, yürütme ve yasama erklerinin bile; ülkemizin hukuk sistemine olan güvensizliğini alenen beyan ettiği bu ortamda, bu yetkisinden dolayı hiç bir sorumluluğu olmayan bir şahsın, hiç bir mahkeme kararı olmaksızın iletişimi kontrol edecek olması beni korkutuyor. Şahsen ülkemiz demokrasinde özgürlüklerin yok edilmesine yönelik en önemli kırılma noktalarından birisinin bu olacağını düşünüyorum.

Ben size, ya da geçmişte üyesi bulunduğunuz partiye asla oy vermedim, ileride de vermeyi asla düşünmüyorum. Ben bir devrimciyim, sosyalistim, Kemalist’im. Ama demokrasi ile bu göreve gelmiş olan şahsınıza, hükümetimize ve tüm yasama organlarına saygı duyuyorum. Özellikle şahsınızın her türlü görüş ve kişiye karşı hoşgörüsü ve demokrasi sevginize şahsen tanık olma fırsatına sahip oldum. Sizin de size asla oy vermeyecek olmama rağmen, Cumhurbaşkanım olarak bana karşı sevgi, hoşgörü ve anlayış içinde olacağınıza inanıyor, umut ediyorum.

Görevlerim ve işim gereğince sürekli yurtdışında seyahat ediyor, dünyadaki ülkelerin demokratik gelişimine de imreniyorum. Bırakın haberleşmenin bu kadar kontrol altına alınmasını, insanların her türlü özgürlüklerini hiç bir merci ya da kişiye hesap vermeksizin, başkalarının özgürlüklerine dokunmaksızın kullandıklarını, tüm dünyanın bu konuda ileriye gittiğini kıskanarak izliyorum.

Ülkemin, son üç yılına bakınca, çocuklarımın geleceğinden bu anlamda endişe ediyorum. Ülkenin kutuplaştığı, hoşgörünün yok olduğu, karşıt görüşlere tahammülsüzlüğün üst düzeye çıktığı, ekmek almaya giderken vurulan çocukların, gösteri yapma özgürlüklerini kullanırken tutuklanan ve yaşamları boyunca bu travmayı atlatamayacak öğrencilerin, durumunu gördükçe korkuyorum. 1980 darbesi sürecinde; benzer baskı ve zulmü görmüş, yaşamış, bundan dolayı mağdur olmuş bir birey olarak asla “ya bendensin ya da çekip gidersin” anlayışını kabul edemiyorum, bu beni ürkütüyor. Bu ülke bana eşime, benim düşüncemde olan, ancak bu düşüncelerini ifade etmekten korkan birçok dostuma büyük yatırımlar yaptı. Ama birçok kişi gibi ben de “alıp çocuklarımı çekip, gitsem mi?” ile “ne olursa olsun kaçmak yok ülkem için her şeyim feda” arasında sıkışıp kalıyorum. Nereye kadar sürecek bu baskı? Ne zaman; herkesin birbirine saygı duyacağı Türkiye’de, istediğimiz gibi özgürce yaşama hakkına kavuşacağız? Ne zaman; tıpkı çağdaş medeniyetlerde olduğu gibi özgürlüklerimizi artırmak yerine kısıtlamaya son vereceğiz? Bu soruları sürekli kendi kendime soruyorum.

Ayrıca, bir bilişim uzmanı olarak açıkça ifade ediyorum ki, bu yasa ile getirilmeye çalışılan kısıtlamalar, bir bedel karşılığında alınan, VPN (sanal özel şebeke) denilen hizmetler aracılığı ile IP yönlendirmek üzere aşılabilecektir. Yani parası olana bu yasa işlemeyecektir. Yasa ile, zaten çok yavaş ve çok pahalı olan internet hızımız daha yavaş ve daha da pahalı hale gelecektir. Açıkçası yasa kamu yararını da net şekilde ihlal etmektedir. Yasa bizi zaten çok iyi olmadığımız küresel iletişim liginde daha da aşağıya gönderecektir.

Sayın Cumhurbaşkanım,
Yüksek şahsiyetinizden, bir yurttaşınız olarak bu sansür yasasını veto ederek iade etmeniz hususunda gereğini saygılarımla arz ederim. (8 Şubat 2014 - Ankara)

Ali Nihat YAZICI
V.K. No: xxxxxxxxxxx

 




       





1 yorum: